top of page
< Back

Sibel Kaçamak

keşke cesedin fotoğrafını çekseydiniz

dar zamanlarımızda oyun oynardık.
bir grup vardı, adına monopolcüler derdik, sahte paralarla evler, bina-
lar, tren garları alır satar, arada bir hapishanelere girer çıkar, kö-
şelerine çekilip bir el bekler, nihayetinde kasalarında biriken paranın
miktarını yükseltmeye çalışır, oyunu çok ciddiye alırlardı. aralarında
hır gür çıkması olağandı. kaybetmeyi sevmezlerdi.
ben onlardan değildim. Biz faili meçhul bir cinayetin dedektifleriydik.
ipuçlarını arar, bir yerlere bırakılmış şifreleri çözmeye çalışır, bek-
lenmedik anlarda yazılı notlar bulur, karşımıza çıkan nesneleri ince-
lemeye alırdık. cinayet aletini bulmak önemliydi. oyun tahtası denen o
dar alanda gözlerimiz fal taşı gibi açık, zihin tetikte aranır durur-
duk. bazen öyle kapılırdık ki, tek bir kazanan olacağını unutur, yar-
dımlaşmaya gider, gizemin çözülmesiyle hepimiz birden sevinirdik. oyun-
da hem karanlık alanlar vardı hem de aydınlık.
bu bize iyi gelirdi.
yanımızda kutu oyunu yoksa, bir yerlerden kağıt kalem bulur, kim, ki-
minle, ne zaman, nerede, neden/nasıl, ne yaptı, kim gördü ve ne dedi
oynardık.
ortada kimsenin adını koyamadığı, faillerinin kim olduğunu anlayamadı-
ğı, oluş anını çözemediği, yine de gerçekleştiğinden şüphe duyulmayan
bir olay olurdu. her bir kişi sırasıyla tek bir sorunun cevabını ya-
zar, kağıdı katlayarak üstünü örter, kendinden sonra gelene uzatırdı.
tüm sorular cevaplanana kadar kağıt elden ele dolaşır, kimse kimsenin
cevabını görmezdi. en sonunda baş dedektifimiz artık yelpaze gibi ol-
muş kağıdı alır, düzleştirip hepsini birbiri ardına tek seferde okurdu.
işin komik yanı, kağıt açıldığında çözülmesi amaçlanan olay elbirliğiy-
le çarpıtılmış olur, her bir cevap kendi içinde doğru olsa bile ortaya
deli saçması, kimselerin inanmayacağı bir hikaye çıkardı. sanki gizem
çözülmek istenirken daha da derine batar, içinden çıkılamayacak bir la-
birente döner, geriye sadece gülüp geçmek kalırdı.
gülmek iyiydi. kaçıştı. devrimdi. bizim devrimimizdi.

bottom of page